8 Nisan 2009 Çarşamba

homunculus

hayatlarını diğer madenlerden altın yapma ideali uğrunda harcayan zavallı simyacıların bir başka kızıl elması homunculus. insanı oluşturan temel unsurları kullanarak, yapay bir ortamda bir insan yaratma arzusunun ortaya çıkardığı bir kavram.

miller deneyi geliyor aklıma. dünyanın ilkel atmosferini taklit eden bir ortam simüle edilmiş laboratuvarda ve protein üretilmeye çalışılıyor. ama proteini elde etsen bile, ona bir ilk nefes, bir sihirli dokunuş, kutsal ruh, chi vs. (adına ne dersen de) bahşedemiyorsun zavallı ve cahil insan.

cahil cesareti diye bir deyim vardır. sonuna kadar katılırım. yüzyıllar önce orta çağ karanlığında, doğa bilimleri açısından 0 noktasına yaklaşmış avrupa. ama tüm bu cehaletinin ortasında sıfırdan tastamam bir insanı yaratabileceğine inanıyor. günümüze dönelim: insanlık maddeye, en küçük bir organik yapıya bile canlılık sağlamak için kıçını yırtıyor. bir homunculus ise düşten bile uzak.

ne diyelim, insanlık yaratıcını dillerinden biri olan doğa bilimlerinde ilerledikçe, haddini bilmeye başlıyor. okyanusta bir damla bile olmadığını anlıyor. kısacası insanoğlu zalim ve cahildir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder